Yurt dışında yük gemisinde motor ustası olarak çalışan Ozan Ali Özten, 14 Ağustos 2021’de iş yerinden müsaade alıp eşi Kibar Özten’e haber vermeden Çukurova ilçesi Yurt Mahallesi’ndeki meskenlerine geldi. Özten, bir gün sonra çocukları öbür odada uyurken eşi Kibar ile kendisini aldattığını öne sürerek tartıştı. Tartışma kısa müddette büyüyünce Ozan Ali Özten, eşinin başına tabancayla ateş edip öldürdü. Bir müddet öldürdüğü eşinin başında bekleyen Özten, daha sonra konuttan çıkarak arkadaşı M.Ş.’nin yanına gitti. Kabahat aleti silahı arkadaşına vererek, “Bu, çok kıymetli bir olaya karıştı; bunu yok et” dedi. Daha sonra da arkadaşından kahve isteyerek birlikte kahve içti. Bir müddet sonra da arkadaşıyla oradan ayrılıp tekrar meskene geldi. Meskende bulunan iki çocuğunu alarak arkadaşıyla annesi Aysel Özten’in meskenine gitti. Ozan Ali Özten, daha sonra polisi çağırıp, teslim oldu.
‘YASTIK İLE KİBAR’IN BAŞINA BASTIRDIM’
Olaydan sonra tutuklanan ve hakkında Adana 7’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açılan Ozan Ali Özten savunmasında, uyuşturucu husus kullandığını, eşinin kendisini E. isimli biri ile aldattığını argüman ederek, “E. isimli şahsı, parkta otomobilin içerisinde gördüm. Kibar ile o yüzden tartıştım, Kibar da ‘Gideceğim’ dedi ve ağza alınmayacak kelamlar söyledi. Kibar yatakta uzanıyordu, yastık ile Kibar’ın başına bastırdım, kendisine ‘Allah rahmet eylesin, şehadet getir’ dedim, ateş ettim, o sırada sabah ezanı okunuyordu” dedi. Tutuksuz sanık M.Ş. de suçlamayı kabul etmeyip, “Böyle bir olay olduğunu bilsem, silahı mutlaka almazdım. Kabahat eşyasını saklamış yahut gizlemiş değilim” diye konuştu. Kibar Özten’in babası Şükrü Yalap ise sanıklardan şikayetçi oldu. Damadı ile kızı ortasında rastgele bir tartışma ya da geçimsizlik olduğuna şahit olmadığını belirten Yalap, “Kızımın sanığın sav ettiği üzere öteki erkekle alakası katiyetle olmadı. Sanık, kendisini cezadan kurtarmak için bu beyanlarda bulunuyor” dedi.
KARARA İTİRAZ EDİLDİ
Mahkeme heyeti, 14 Temmuz 2023’te yapılan karar duruşmasında sanık Ozan Ali Özten’i 5237 Sayılı TCK 82/1-d unsuru gereği ‘Eşe karşı taammüden insan öldürme’ hatasından ağırlaştırılmış müebbet mahpus cezasına mahkum etti. Sanığa ayrıyeten ‘Ruhsatsız silah taşımak’ hatasından da 1 yıl mahpus ve 600 lira isimli para cezası verildi. Tutuksuz sanık M.Ş. ise ‘Suç kanıtlarını gizleme’ cürmünden 1 ay mahpus cezasına mahkum edilip, cezası kararın açıklanmasının geri bırakılmasına çevrildi. Taraflar, karara itiraz etti.
‘TCK 82/1-e HUSUSUNDAN DE CEZALANDIRILSIN’
Kibar Özten’in ailesinin avukatları, maktulün uyurken savunmasız bir biçimde öldürüldüğünü öne sürerek, tutuklu sanığın işlediği cürmün 5237 Sayılı TCK 82/1-d hususunun yanı sıra 5237 Sayılı TCK 82/1-e unsurunu de barındırdığını ilerleyen evrelerde af yahut ceza indirimi üzere durumlardan faydalanmaması için 2 nitelik halden de cezalandırılması gerektiğini, infazı için unsurun en ağır hali ile uygulanmasını istedi. Sanık avukatları da müvekkillerinin aldatılması nedeniyle bu kabahati işlediğini ileri sürerek ‘haksız tahrik’ indiriminin uygulanmasını talep etti.
EKİM AYINDA YİNE YARGILANACAK
Tarafların istinaf müracaatlarını inceleyen Adana Bölge Adliye Mahkemesi 18’inci Ceza Dairesi, sanık Ozan Ali Özten’e verilen ağırlaştırılmış müebbet mahpus cezasını eksik soruşturma yapıldığı gerekçesiyle bozdu. Ceza Dairesi, bozma kararında, sanığın savunmasında, “Kibar yatakta uzanıyordu, yastık ile Kibar’ın basına bastırdım, kendisine ‘Allah rahmet eylesin, şehadet getir’ dedim, ateş ettim, o sırada sabah ezanı okunuyordu” sözleri ile eşinin kendisini aldattığı argümanlarına dikkat çekilerek “Olay yeri inceleme raporundaki bulgular karşısında; maktulün uyku halinde olup olmadığı kıymetlendirilerek buna nazaran somut olayda TCK’nin 82’nci hususunun 1’inci fıkrasının E bendinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılması gerektiği düşünülmeden, eksik inceleme sonucu yazılı halde karar verilmesi, sanığın savunmalarında, olaydan bir gün evvel saat 15.00-16.00 sıralarında eşi ve çocuklarını almak için parka gittiğinde yaklaşık 45-50 metre ileride siyah renkli araç içerisinde olaydan yaklaşık 3 yıl evvel eşi ile birliktelik yaşadığını düşündüğü E. isimli şahsı gördüğünü, saat 00.30 sıralarında konuta geçtiklerinde eşi Kibar’ın mesajlaştığını gördüğünü, görüşme kayıtlarında E. isimli şahsın olup olmadığının, E.’nin kabahat tarihinde maktul ile görüşüp görüşmediği araştırılarak sanığın tüzel durumunun belirlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi, bozmayı gerektirmiş, istinaf itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan CMK’nin 280/1-e hususu uyarınca kararın bozulmasına, belgenin yine incelenmek ve hükmolunmak üzere kararı bozulan birinci derece mahkemesine gönderilmesi”ne karar verildi. Bozma kararı sonrası Ozan Ali Özten, ekim ayında tekrar mahallî mahkemede yargılanacak. (DHA)